Yukarıdaki paylaşımlar herhangi bir şahsa ait değil! 15 yıldan beri Türkiye´yi yöneten partinin gençlik kolları tarafından yapılan paylaşımlar.
Osmanlıdan devralınan, Kürtlerin red-inkar ve asimilasyona tabi tutularak yok edilmeleri şeklindeki politikaları sürdüren T.C. her seferinde kürtlerin direnişiyle karşılaşmıştır.
Kürtlerin son 40 yılda verdikleri var olma ve insanca yaşama mücadelesi, hepinizin bildiği gibi devlet tarafından en ağır ve gayri insanı tarzda bastırılmaya çalışılmıştır. Bunu yaparken bir taraftan da halkları karşı karşıya getirmek için azami çaba içerisinde olmuştur.
Dün bunu gizli yapan devlet, bugün bizzat devleti yöneten ve Türkiye’yi tümüyle kontrolünde tutan parti olan AKP nin resmi kurumları eliyle açıkça yapıyor.
Halkları biribirine düşürmek kime neyi kazandıracak? Devlet istediği sonuca ulaşacak mı?
HAYIR!!!
Bu aşamadan sonra özelde Orta Anadolu Kürtleri genelde Kürtler ne yapmalı?
Devletin ve AKP´nin gizli ve öz düşüncesini açığa çıkaran bu paylaşımlardan sonra AKP´yi ve devleti sorgulama cesareti göstermelidirler. Özellikle AKP içerisinde aktif çalışan ve destek veren insanlarımız kendi durumlarını sorgulamalıdırlar.
Dersim asıllı Prof. Dr. Hamza Eroğlu hayatı boyunca devlete her tür hizmeti yapmış, devlet nezdinde hatırı sayılır 70 küsür yaşında bir akademisyendi. 90’lı yıllarda devletin köyleri boşaltma ve yakma döneminde sıra Hamza Eroğlu’nun köyüne geldiğinde köylüleri hocayı arayıp “hocam bizim köyümüzü de yakacaklar, araya girip engel ol” diye ricada bulunurlar.
Hoca “olur mu ya, benim devletim benim köyümü yakmaz” der. İki gün sonra köylüler hocayı arar “Hocam şu anda köyümüz yakılıyor ve bizde köyün dışından yangını izliyoruz” derler. Hocanın da ağladığını duyarlar.Hoca acı gerçekle 50 senelik devlet hizmetinden sonra karşılaşmıştır.
Hamza Hocanın durumuna düşmeyelim. Devletin ve AKP nin ne olduğunu anlamak için köyümüzün yakılmasını beklemeyelim.
Toplu şekilde AKP den istifa edelim.
Tanıdığımız dost ve akrabalarımızdan AKP içerisinde yer alanları istifa etmeleri için ikna edelim.
Her tür maddi-manevi desteğimizi derhal çekelim.
Türkiyeyi kaosa sürükleyecek savaş politikalarına hayır diyelim.
Değil Orta Anadolu Kürtleri veya Türkiye sınırları içerisindeki kürtler, Türkiye sınırları dışındaki kürtlere de tahammülü olmayan, bu nedenle Afrin’e saldıran AKP-MHP savaş ittifakına hayır diyelim.
Tam tersine halkların geleceğinin eşit ve adil bir barıştan geçtiğini herkese anlatalım.
PKAN (Platforma Kurdên Anatoliya Navîn)